Kışehirli gazeteci Mehmet Atılgan, doğup büyüdüğü şehrin "kitabını" yazmış; bize de göndermiş... "Yaşanmıs espriler" adını verdiği bölümde "Bunları biliyor muydunuz?" deyip kentten ilginç yaşam kesitleri sunuyor Atılgan...
Okuyalım...
• Bir Kırşehirli hemşerimizin kasetçiye gittiğinde espri olarak kendi adını söyleyip "Bu sanatçının son kaseti çıktı mı?" diye sorduğunu, kasetçinin de "Abi takip edemiyoruz ki, hergün bir şerefsiz, sanatçıyım diye ortaya çıkıyor" dediğini..
• Vilayet binasında telefon hatlarının bakımını yapan görevlinin direkt hatla konuşma yapmak için araya giren Vali'ye "Çık aradan hemşerim" diye fırça attığını...
• Kendisinden resmi bir iş için 12 resim istenen bir Kırşehirli'nin, "Şu an yanımda 6 tane var" demesi üzerine görevlinin, "Onları ver; 6 tane de arkadan getirirsin" dediğini, hemşerimizin de enseden 6 resim çektirip götürdüğünü...
• Bir İl Genel Meclisi üyesinin kendi adına bastırdığı kartvizitleri herkese dağıttığını, hatta bir milletvekiline de kartını vererek, "Bir ihtiyacınız olursa, başınız sıkışırsa beni çekinmeden arayabilirsiniz" dediğini...
• Ayakkabı alırken ayağını biraz sıktığını söyleyen müşteriye dükkan sahibinin "Bir hafta sonra açılır" dediğini... Müşterinin de "O zaman ben, bir hafta sonra gelip alayım" diye cevap verdiğini...
• Evrak havale ettirmeye giden bir hemşerimizin, Vali Yardımcısı'nın dolmakaleminin yazmaması üzerine kendisinden bahşis istendiğini sanıp 500 bin lira çıkarıp masanın üzerine bıraktığını...